• Mon, Jun 2025

Erkek Yönetmenlerden Feminist Filmler

Thelma & Louise (1991) – Ridley Scott

unknown-1-2.jpeg

Thelma & Louise , ataerkil sistemin kadınlar üzerindeki baskılarını sorgulayan ve kadın özgürleşmesini merkeze alan çarpıcı bir yol filmidir. Evli ve baskıcı bir koca tarafından sürekli kontrol edilen Thelma ile özgür ruhlu garson Louise, bir hafta sonu kaçamağı için yola çıkarıyorlar. Ancak Louise’in, Thelma’ya cinsel saldırıda bulunan bir adamı vurması, olayları geri dönülmez bir noktaya taşıyor. Bu cinayetin ardından kadınlar, sistemden kaçmak zorunda kalır ve bir suçluya dönüştürülür. Film boyunca erkek egemen düzenin, kadınların özgürlüğünü nasıl tehdit ettiğine tanıklık ediliyor. Kadınların yaşadığı şiddet, küçümsenme ve adaletsizlik gibi temalar ön planda tutuluyor. Film, kadın dayanışmasının gücünü yüceltirken, ataerkil düzenin kadınları nasıl kıstırdığına dair eleştirel bir duruş sergiliyor.

Girlhood (2014) – Céline Sciamma

unknown-5.jpeg

Céline Sciamma'nın yönettiği Girlhood , Paris’in varoşlarında yaşayan siyahi genç bir kız olan Marieme’nin kimlik arayışını ve büyüme sürecini konu alıyor. Evde otoriter bir erkek kardeşin baskısı altında, okulda ise başarısızlıkla damgalanmış Marieme, özgürlük arayışını sokakta kurduğu yeni arkadaş grubunda bulunuyor. 

Film, geleneksel kadınlık rollerine, beden politikalarına ve sosyal sınıfa dair çok katmanlı bir eleştiri sunuyor. Marieme'nin kendi hayatı üzerinde söz sahibi olmaya çalışması, çevresindeki kadın figürlerle olan ilişkisiyle şekillendiriyor.   Girlhood, göçmen kökenli genç kadınların kimlik inşasını merkeze alarak, beyaz, orta sınıf feminizminin dışına çıkan nadir filmlerdendir.

Hidden Figures (2016) – Theodore Melfi

the-official-poster-for-the-film-hidden-figures-2016.jpg

Hidden Figures , 1960’lı yıllarda NASA’da çalışan üç siyahi kadın – Katherine Johnson, Dorothy Vaughan ve Mary Jackson – üzerinden hem ırksal hem de cinsiyet temelli ayrımcılığa karşı verilen büyük bir mücadeleyi anlatır. Matematik ve mühendislik alanlarında olağanüstü yeteneklere sahip bu kadınlar, uzay yarışında Amerika’nın Sovyetler’e karşı üstünlük kurmasında kilit rol oynar. Film, özellikle bilim, teknoloji, mühendislik ve matematik (STEM) alanlarında kadınların dışlanmasını anlatıyor.

 Siyahi kadınların yalnızca sistem içindeki başarılarını değil, aynı zamanda direnişlerini, görünürlük mücadelelerini ve dayanışmalarını da işliyor. Gerçek bir hikâyeye dayanan film, kadınların bilim dünyasında var olabilme mücadelesini toplumsal adaleti anlatan bir feminst filmidir.

 

 

Little Women (2019) – Greta Gerwig

unknown-6.jpeg

Louisa May Alcott’un aynı adlı klasik romanından uyarlanan Little Women, Amerikan İç Savaşı sonrası dönemde, dört kız kardeşin – Jo, Meg, Beth ve Amy – hayallerini, arzularını ve toplumun dayattığı rollerle mücadelesini konu ediyor. Jo March, bağımsız bir yazar olma hayaliyle evliliğe karşı çıkarak, kendi yaşamını ve kariyerini inşa etmeye çalışıyor. Meg, geleneksel bir hayatı seçerken bile bilinçli tercihler yapar; Amy ise sanatsal hırsları ve kadın kimliği arasında denge kurmaya çalışıyor. Film , kadınların yalnızca aşk ve evlilik üzerinden tanımlanamayacağını, yaratıcılık, bireysellik ve ekonomik bağımsızlık gibi alanlarda da var olabileceklerini vurguluyor. Greta Gerwig'in feminist bakış açısıyla yeniden yorumladığı bu yapım, geçmişteki kadınların özgürlük mücadelesini günümüz izleyicisine ilham verecek şekilde sunmaktadır.